06 Eylül 2012 - 16:59
Afyon'daki patlamada akıllara gelen korkunç şüphe
Afyonkarahisar’da meydana gelen ve 25 askerin şehit olduğu patlamayla ilgili açıklama yapan eEmekli tuğgeneral Haldun Solmaztürk, "Olay PKK sempatizanı bir askerin işi olabilir mi" sorusuna da "Gayet tabi olabilir. Neden olmasın? Olma ihtimali daha yüksek" diye yanıtladı.
Emekli İstihkam Albayı Durmuş Türemen, “25 askerimizin şehit olduğu olay, eğer bir kasıt yoksa büyük bir cahillik ve ihmalin sonucudur.” dedi.
Emekli bomba uzmanı Kamuran Tan da bölgede oturanların bulacakları yabancı cisimlere dokunmamaları uyarısında bulundu.
Erdem SÜREK- Doğan ZELOVA/ GELİBOLU (Çanakkale), (DHA)
Güvenlik ve siyaset analizcisi emekli tuğgeneral Haldun Solmaztürk, dün bir konferansa katıldı. Bugün de Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı’ndaki Kabatepe Tanıtım Merkezi ve savaş alanları ile şehitlikleri gezdi. Afyonkarahisar’da meydana gelen ve 25 askerin şehit olduğu patlamayla ilgili değerlendirmede bulunan Haldun Solmaztürk, bu açıklamaları yaptı:
- HAYATİ İHTİYAÇ DIŞINDA GECE SAYIM YAPILMAZ: Eğer kazaysa, çok ciddi hataların bir araya gelmesi sonucu oluşmuş bir kaza. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin geleneğinde, çalışma kültüründe hayati bir ihtiyaç yoksa, büyük bir aciliyet yoksa gece mühimmatla herhangi bir işlem yapılmaz.
- DEPOLARDA ELEKTRİK HATTI YOKTUR: Mühimmat depolarında özellikle elektrik hattı yoktur. Dolayısıyla elektrik lambası da yoktur. Bir çalışma yapılacak el feneri ya da araç farlarının ışığıyla yapılır. Dolayısıyla ben gecenin o saatinde bu işin yapılmasını yadırgadım. Bu açıklanabilir bir durum değil.
- O KADAR ASKER NEDEN BİR ARADA? Mühimmat deposunda aynı anda o sayıda askerle çalışılması ayrı bir zafiyet. O saatte bütün günün getirdiği fiziki ve zihni yorgunluk olabilir. Bütün bunlar bir araya getirildiyse ve olay kazaysa, kazaya davetiye çıkartılmış. Olay münferit olarak ele alınmamalı. Bu kadar büyük akıl almaz hataların bir araya gelmesi düşük bir ihtimal olarak göründüğüne göre, o zaman kasıt aranmalı.
BÜYÜK ŞÜPHE!
EL BOMBASI TESADÜFEN PATLAMAZ
Patlayan mühimmat el bombasıysa ki öyle deniyor, korumalıdır. Tesadüfen kolayca patlaması söz konusu olamaz. Birinin pimini çekmesi lazım. Terörün batıya yayılmasını da dikkate alırsak, kimsenin beynini okuyamazsınız. Geçmişte örnekleri yaşadık. Karakollarımızdan ayrılıp PKK’ya katılanlar oldu. Bunlar gözardı edilemez. Olay kazadır da denemez, kaza değildir de denemez. Bu nedenle ben şahsen sayın bakanın daha olayın üzerinden 24 saat geçmeden, böyle bir açıklama yapmasını yadırgıyorum. Bunun idari ve adli soruşturmayı baskı altına alıcı hatalı bir tutum olarak görüyorum.
"PKK'LI BİR ASKERİN İŞİ OLABİLİR"
Haldun Solmaztürk, "Olay PKK sempatizanı bir askerin işi olabilir mi" sorusuna da "Gayet tabi olabilir. Neden olmasın? Olma ihtimali daha yüksek. Yani kaza olmasından kasıtlı olma ihtimali daha yüksek" yanıtını verdi.
"KASIT YOKSA BÜYÜK BİR İHMAL VAR"
Afyonkarahisar'ın Ataköy Kışlacık Köyü'nde konuşlu 500. İstihkam Ana Komutanlığı Deposu'nda meydana gelen patlamaya ilişkin değerlendirmelerde bulunan emekli İstihkam Albayı Durmuş Türemen de, “25 askerimizin şehit olduğu olay, eğer bir kasıt yoksa büyük bir cahillik ve ihmalin sonucudur.” dedi. Türemen, bir el bombasının patlamasıyla cephaneliğin etkilemeyeceğini vurgulayarak, mevzuata göre olağanüstü durumlar olmaması halinde gece sayım yapılamayacağının altını çizdi.
Afyonkarahisar’da mühimmat deposunda meydana gelen patlama sonrası 25 asker şehit oldu. Şehirde korkulu anlar yaşanmasına sebep olan olaya ilişkin yorumlar, askeri mevzuatın uygulanmadığı ya da bir ihmalin söz konusu olduğu yönünde. Emekli İstihkam Albayı Durmuş Türemen de el bombası ve mayın gibi mühimmatların sayımında çok dikkatli olunması gerektiğini vurguluyor. Bu tür mühimmatların sayımı sırasında çok fazla askerin bir arada olmaması gerektiğini belirten Türemen, “Sayım yapılırken 25 kişinin bir arada olması tuhaf bir durum. Eğer bu askerler aynı noktada şehit olmuşsa ortada bir ihmal var demektir. El bombasının patladığı söyleniyor. El bombası, mayın gibi mühimmatların sayımında ancak 2- 3 kişi bulunmalı.” dedi. Mayın döşerken veya toplarken bile 1 kişinin bu işi yaptığını kaydeden Türemen, diğer kişilerin ise en az 25 metre uzakta durması gerektiğini vurguladı. Türemen, “Bu genel bir uygulamadır. Talimatnamede böyle yazar.” diyerek, uygulamanın önemine dikkat çekti.
‘GECE SAYIM YAPILMAZ’
Emekli Albay Türemen, patlamanın yaşandığı saatin de patlamanın sebebiyle çeliştiğini söyledi. Sayımın ancak saat 17.00’ye kadar yapılabileceğini ifade eden Türemen, “Eğer özel bir durum yoksa patlamanın meydana geldiği saatte depoların mühürlenmiş, kapılarının kapatılmış olması gerekir. Ancak olağanüstü durumlarda depolar açılır. Bu da nakil sırasında olabilir. Depolar, gece ancak olağanüstü şartlarda açılabilir.” diye konuştu.
‘BİR EL BOMBASININ PATLAMASI BÜTÜR CEPHANELİĞİ ETKİLEMEZ’
Patlamada yaşanan zayiata dikkat çeken Türemen, bir el bombasının patlamasının bütün cephaneliği etkilemeyeceğini anlattı. “Bir el bombasının gücü diğerlerini patlatmaya yetmez.” diyen Türemen, “Bu patlamanın yaşanması için bir yangın olmalı. Ayrı bir güç olmalı. Ya da sandıktaki bir el bombası patlarsa diğer sandıkları da etkileyebilir. Bu bile çok düşük bir ihtimal. Bu şiddetli bir yangınla ya da başka bir maddenin patlamasıyla olabilir.” şeklinde konuştu.
‘YERLEŞİM YERİ EN AZ 500 METRE UZAKTA OLMALI’
Türemen, cephaneliklerin yerleşim alanından en az 500 metre uzakta olması gerektiğini kaydetti. Türkiye’deki cephaneliklerin bu tür kurallar dikkate alınarak oluşturulduğunu söyleyen Türemen, “Şehirlerin büyümesi, ikamet alanlarını cephaneliklere yaklaştırdı. Zamanla iç içe olmaya başladılar. Yerel yönetimlerin buna izin vermemesi gerekir. Afyon’da böyle bir durum var mı bilmiyorum ama Ankara’da evlerin cephaneliğe çok yakın olduğunu gördüm.” ifadelerini kullandı.
BOMBA UZMANINDAN AFYONLULARA UYARI
Afyonkarahisar’da 25 askerin şehit olduğu cephanelik patlamasıyla ilgili olarak İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde 17 yıl bomba uzmanı olarak görev yapan Kamuran Tan el bombasının piminin çekilmeden patlama ihtimalinin yok denecek kadar az olduğunu söylerken, bölgede 2 kilometrelik alanın riskli olduğunu bölgede oturanların bulacakları yabancı cisimlere dokunmamaları uyarısında bulundu.
Emekli bomba uzmanı Kamuran Tan, Afyon Karahisar’daki patlama sonrasında Adapazarı’nda gazeteciler açıklama yaptı. Tan patlayıcı maddelerin taşınması imhasının belli başlı kurallar çevçeresinde yapıldığını belirterek şunları söyledi: ‘’Patlayıcı madde depoları hassas bölgelerdir. Ülkemizde ve Dünya'da ne kadar önlem alınırsa alınsın böyle facialar yaşanıyor. Afyon'da ki mühimmat deposundaki olaya bakıldığında hassas ve sağır diye adlandırılan patlayıcılarla hazırlanmış fabrikasyon bombalar bulunuyor. El bombası, anti personel, antitank mayınları gibi. Bunların taşınması bulundurulması, depolandırılması ve nakilleri belirli kurallar çercevesinde yapılıyor. Patlayıcı madde depolarına herkes giremez. bu depolara az sayıda uzman, o işten anlayan görevliler girer. bu görevliler dahil konunun hassasiyetine hakim oldukları için ilk hatalarının son hataları olduklarını bildikleri ve hatanın telafisi olmayacağı için depoya girmeden önce vücuttaki statik elektriği topraklama yoluyla boşaltıp öyle girmek gerek. Bu bize içerideki patlayıcıların çok hasssas olduğunu, vücuddaki elektrile bile patlayabileceğini gösterir."
İstanbul Emniyet Müdürlüğünde 1983 ve 1998 yılları arasında bomba uzmanı olarak görev yapan Tan sözlerini şöyle sürdürdü: ‘’ Bu atlanmış olabilir veya taşıma, depolama esnasında bombaya ait ana patlayıcı bir bölümü yere düşmüş olabilir. hassas patlayıcı dediğimiz zaman darbelere,ısıya ve basınca dayanıksız patlayıcı algılamamız gerekiyor. Yere düştüğünde, üstüne basıldığında, sürtüldüğünde patlar. Bu ufak atlama beraberinde büyük patlamaları tetikler. Fabrikasyon bombaları, örneğin el bombasının ateşleme makinizmasıyla birlikte bulundurulması kesinlikle yasaktır. Ateşleme makinizmaları başka yerde patlayıcı dolu gövdeler başka yerde bulunmalı. Bunların taşınması sırasında özellikle ateşleme makinizmları çok hassastır koruyucu kılıfları olsa dahi yere düşürülmemeli. Dip tablası yere değdiğinde patlama riskiyüzde 60-70tir. bu şekilde bir patlama meydana gelip akabinde ikinci patlamayı meydana getirmiş olabilir. bu tür olaylar ülkemizde de oluyor dünya'da da oluyor. bizim ülkemizde insan hayatının kıymeti bilinmiyor. düne kadar uluslararası kara yolunda patlayıcı depoları var. Bakarsanız daha düne Geyve ilçesinde karayolunun 50-60 metre ötesinde mühimmat depolanıyor. Nato Petrol Boru hatta aynı zamanda bombadır. Yanında bomba patlatılıyor. Şunu demeye getiriyorum kitle imha silahı tehtidine haline getirilmemeli ülkemiz. Bu konularda ülkemizin çok eksikleri var."
EL BOMBASI PİM ÇEKİLMEDEN
Emekli bomba uzmanı Tan "el bombası pimi çekilmeden patlama ihtimali var mıdır?" Yönündeki soruya ise şöyle cevap verdi: ‘’Patlaması sıfır denecek kadar azdır. Çünkü depolarda ateşleme mekanizması gövdeye takılı vaziyette bir tane bulma ihtimaliniz yok. Yalnız taşıma esnasında ateşleme makinizması yere düşüp ve patlama gerçekleşmiş olabilir. Şunu söyleyeyim tekrar bu elem olayı yaşadık, bundan sonrası çok önemli. Altını çizerek söylüyorum olay yerinden 2 kilometre etrafında ikamet eden insanlar, 15-20 gün çocuklarını bahçeye oyun oynamaya bile çıkarmasınlar. Evlerinin içlerini kontrol etsinler patlama esnasında bacadan veya cam basınç etkisinden kırılmadıysa içeriye patlamamış bomba girmiş olabilir. Orada yaşayan vatandaşlarımızı uyarıyorum .Tanımlayamadıkları hiç bir cisme dokunmadan yetkililere haber versinler. Ben buradan içişleri bakanımıza ve emniyet genel müdürlüğümüze sesleniyorum şuan o bölge riski 2 kilometrelik bir alan taranması gerekiyor. Eğer emekli bomba uzmanına ihtiyaç varsa gönüllü olarak ben ve arkadaşlarım görev almaya hazırız."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder